SALGIN

MERAL YILDIZ

Bir salgın var dünyayı kasıp kavuran bulaştığı her insanı etkisi altına alan… Kalpte başlayıp dilde ilerleyen bu salgın, bulaştığı insanda daha çok hasar açıyor. Büyük bir yıkım ve tahribata sebep olan bu salgının yayılma hızı, yanında bulunan herkesi etkiliyor .

    Salgına çeşitli isimler verildi; gıybet, dedikodu,çekiştirme ve yerme. Ancak ilerleme hızı ve tedavisi tam bulunamadığı için SÖZ SALGINI olarak adlandırıldı.

Bu salgın nice dillere bulaştı nice gönülleri kasıp kavurdu en acısı bazen hiç beklemediğimiz en sevdiğimiz kişilerden bulaştı ve yıktı kalp evimizi. Yıllarca ayrılık soktu aramıza, kin tohumları ekti yüreklerimize. Pişmanlıklar doldurdu üç günlük ömürlerimize.

    Susmayı öğrenemedik, tutamadık dillerimizi. Tutamadığımız, dillerimiz miydi yoksa hastalık bulaşan gönüllerimiz mi? Yanımızda iken yüzüne güldüğümüz, dost göründüğümüz kişiler yanımızdan ayrılınca yargısız infazda bulunduk kırıverdik kalemlerini.

      Kendimizi haklı çıkaracak bahaneler uydurduk “Ben gıybet etmiyorum olanı söylüyorum” diyerek daha büyük bir hataya düştük halbuki. Rasulullah aleyhisselatü vesselam ‘’GIYBET birinizin kardeşini hoşlanmayacağı şeyle anmasıdır. Eğer söylediğin onda varsa gıybetini yapmış oldun. Eğer söylediğin, onda yoksa birde iftirada bulundun demektir buyuruyor. Durum hiçte öyle bizim zannettiğimiz kadar basit değilmiş değil mi?

  Bu hastalığı bilip  tedaviye tövbe ile başlayıp, bir daha gıybet etmeme kararı alarak, bu salgının olduğu her mekandan uzak durup salgının yayılmasına engel olabilirsiniz.